Şili’nin Tarihin En Büyük Yürüyüşünün Ardından Şimdi Ne Olacak?

Şili’nin Tarihin En Büyük Yürüyüşünün Ardından Şimdi Ne Olacak?

Pablo Torres

Şili’de diktatörlüğün sona ermesinden bu yana en büyük kitle gösterisigerçekleşti. Santiago’da milyonlar ve ülkenin diğer şehirlerinde yüzbinler harekete geçti. Devrimci İşçi Partisi (PTR) üyesi Pablo Torres, Şilililerin Piñera hükümeti devrilene ve ordu geri çekilene kadar genel greve devam etmesi gerektiğini savunuyor. Torres ayrıca, rejimi ve diktatörlüğün tüm mirasını tasfiye eden bir Kurucu Meclisin kurulmasını da savunuyor.

Bugün milyonlarca kişi harekete geçti. Santiago, 30 yıldan fazla bir süredir devam eden demokrasi döneminin en büyük gösterisini yaşadı – gerçekte daha fazlası olmasına rağmen, belediye yetkililerine göre 1,2 milyon kişi. Tüm Şili kuzeyden güneye aynıydı: sokaklarda gösteri yapan büyük insan dalgaları. Tüm ülke, yüzlerce sosyal kurumun katıldığı “Şili’deki en büyük yürüyüş” den bahsediyor.

Büyük seferberlik, gençleri ve orta sınıfların öne çıktığı çeşitli sosyal sektörleri içeriyor. Ayrıca işçiler, ülkelerinin başlıca madencilik bölgesi olan Antofagasta’daki gibi, daha sınırlı yerlerde olmasına rağmen, örgütleriyle gösterilere müdahale ettiler. Gösterilere, ülkenin farklı yerlerinden gelen dışlanmış yüzbinlerce genç insan ve yerli halk da katıldı.

Yaklaşık bir hafta önce başlayan isyanda gösteriler, birkaç çatışma ve şiddet olayı dışındabarışçıl, hatta şenlikli ve karnaval gibiydi. Başkentteki bu seferberlikler, özellikle nüfusun ve gençliğin en marjinalleşmiş sektörleri arasında bir toplumsal nefret patlamasıydı. Hükümetin olağanüstü hal ilanına neden olan bir isyan başlattılar ve askerler isyanı kontrol altına almak için mermiler ve dayak ile cevap verdiler.

Göstericiler, tezahüratlarında kitlesel olarak“Piñera Defol!”  sloganıyla hükümeti ve olağanüstü hali ve neredeyse bütün hafta boyunca gördüğümüz baskı eylemlerini protesto ediyorlardı. Göstericiler ayrıca diktatörlüğün mirasını – sefalet ücretlerini ve düşük emekli maaşlarını, güvencesiz sağlık hizmetlerini –reddettiler ve Pinochet mirası yönetim biçiminehoşnutsuzluklarını da ifade ettiler. Valparaíso oldukça farklı bir dinamik gördü: polis baskısına rağmen sabah saatlerinde 20.000’den fazla kişi Kongreye doğru ilerledi. Kongre kapılarına binlerce kişi geldiğinde, milletvekilleri kaçmak zorunda kaldı.

Piñera’nın katil ve kriminal hükümeti ve sağ siyasetler, tamamen ikiyüzlü bir şekilde, göstericilerle diyalog başlatmaya ve böylece onları tuzağa düşürmeye çalıştılar. Piñera attığı tweet’de“Şilililerin daha adil ve barışçıl bir Şili istedikleri bugünkü, muazzam, neşeli ve huzurlu yürüyüş” umutlu bir gelecek için harika yollar açıyor. Hepimiz mesajı duyduk. Hepimiz değiştik. Birlik ve Tanrı’nın yardımıyla, herkes için daha iyi bir Şili’ye giden yolu yürüyeceğiz ”diyordu. Pinera, mermikullanması ve ülkenin fakir halkı içerisinde korku yaratması için orduya çağrıda bulundu ve şimdi de Şili halkının kitlesel yürüyüşünü hile ve kurumsal tuzaklarla durdurmak için diyalog arıyor.

Kurucu partilerde gördüğümüz ikiyüzlülüğü kitlesel medyada da görüyoruz. İsyan ortaya çıktıkça, özellikle gençliği şiddetle suçladılar. Ancak şimdi gençliği eski Pinochet rejiminin çerçevesi içerisine tutmak ve diktatörlüğün mirasının sürmesi için bazı kırıntılar vererek, gerçekte hiçbir şey değişmeyecek şekilde hilelerle dağıtmak içindiyalog arıyorlar.

Yeni tuzaklar ve aldatmalar hazırlıyorlar. İktidar çevreleri içinde, birkaç yol hazırlığı var: sağ kanatta muhalefet ile bir “birlik” kabinesi oluşturmak. Ayrıca, yetersiz görülen teklifleri aşacak daha fazla sosyal düzenleme önermeyi düşünüyorlar. Ancak, büyük patronlar adınakonuşan Diario Financiero’nun belirttiği gibi, diktatörlüğün kurduğu sistemin tek bir parçasına dokunmayan tavizlerle gösterileri durduracak yeni sosyal önlemlere hazırlar. 

Piñera’nın sosyal diyalog tuzağı, tıpkı eski Concertación koalisyonunun partileriyle (askeri diktatörlüğün sona erişinden,  Pinera’nın seçimleri kazandığı 2010 yılına kadar süren)   yapılan parlamento müzakereleri ile aynı yaklaşımı benimsiyor: büyük ayrıcalıkları kaybetmemek için küçük tavizler vermek ve halkı yeniden eski kurumlara yönlendirmek, böylece her şeyingerçekten aynı kalmasını sağlamak. Piñera’yıdefetmek için, genel grev ve seferberliklerle sokakların gücünü kullanmazsak, diktatörlüğün lanetli mirası sona ermez ve büyük çoğunluğun açlık seviyesindeki maaşlar ve emekli ücretleri, artan borç batağı ve paralı sağlık hizmetleri ile acı çekmeye devam ederiz. 

Piñera ve hükümeti sadece basit tuzaklar sunuyor. Sosyal diyalog ve parlamento müzakereleriyle bazı değişiklikler olacak, ancak eski rejim sürecek. Diğer bir görüş ise şunu iddia ediyor: bir değişiklik olmaz ve kitlesel seferberlikler önümüzdeki günlerde de devam ederse, Piñeraistifaya zorlanabilir ve bir halk oylaması olasılığı gündeme gelebilir. Bu yol büyük patronların çıkarlarına hizmet eder ve Şilililerin büyük çoğunluğunun acısını çözmez. En fazla, zenginlerin emrinde ve onlara birkaç yıl hizmet eden, onların temel çıkarlarına meydan okumaksızın halka birkaç kırıntı veren bir Kurucu Meclis anlamına gelir.

Binlerce savaşçı ile birlikte, biz  La Izquierda Diario ve Devrimci İşçi Partisi (PTR), Piñera’yı ve eski rejimin tamamını çökertecek aktif ve mücadeleci bir genel grev ile kurulacak Özgür ve Egemen Bir Kurucu Meclis savunuyoruz.

Komünist Parti ve Frente Amplio (Geniş Cephe), “diyalog”, “muhalefet” ile parlamenter anlaşma, (bağlayıcı olmayan) “halk oylaması” veya bir sonraki seçimde işçi sınıfı için en ileri yolu bulabileceğimize dair yanılsamaları besliyorlar.Bugün sokaklardaki gücü açığa çıkarmadan Piñera’yı kurtarmaya yardımcı olan bu politika,rejimin ve büyük sermayenin hiçbir şeyi gerçekten değiştirmeden “değişim” yapmasına izin veriyor;böylece toplumsal ve demokratik taleplerimizin gerçekleşmesini öteliyor.

Bu hafta boyunca hükümeti ve eski kurumları sarsan büyük gücü, halka acı çektiren diktatörlüğün mirasına meydan okuyan ve kurumlarını çatlatan muazzam gücü, işçiler ve halk için daha iyisini kurmak için geliştirmemiz gerekiyor.

Şimdi yeni görev, bürokrasinin istediğinin aksine, meclisleri, koordinasyon ve mücadele komitelerini oluşturarak ülkenin sömürülen ve ezilenlerinin mücadele yolunu geliştirmektir. Bu mücadele Pinera’yı devirecek bir genel grevi yükseltecek ve halkın gerçekten karar vereceği Özgür ve Egemen bir Kurucu Meclisin yolunu açacak. Aksi halde, eski kurumlar ayrıcalıklarını ve işlerini sürdürerek her zamanki kararlarını tekrar edecekler.

https://www.leftvoice.org/what-next-after-chiles-largest-march-in-history  sitesinden Kırmızı Gazete tarafından çevirilmiştir.

Yazar Hakkında