Neden İşçi-Emekçi Hükümeti?

Neden İşçi-Emekçi Hükümeti?

Birleşik İşçi Zemini olarak, ekonomik krize karşı eylem planımızı açıklarken gerçek çözümün bir “işçi-emekçi hükümeti” olacağını ifade ettik. Çünkü bizce, her kritik politik veya ekonomik meselede “aman burjuvazi ürkmesin” diyen “Millet İttifakı” da “kapitalizmi yamalamayı” gündeme alan sınıf işbirlikçi hükümet önerileri de sorunlarımıza gerçek çare olamazdı. Burjuva hükümetler arasında elbette farklar var; ancak derin ekonomik krizleri, doğanın ve insanlığın tahribatını engelleyebilecek bir programları olmadığı gibi toplumun çoğunluğunu oluşturan ve tüm zenginliği yaratan emekçilerin en acil sorunlarına (borçlar, işsizlik, enflasyon vb.) bile bir çözümleri yok!

Günümüzde bir işçi-emekçi hükümeti ve işçi meclislerine dayanan bir sosyalist cumhuriyet perspektifi neredeyse unutulmuş durumda. Radikal demokrasiden sosyal cumhuriyete, sınıf karakteri belirsiz iktidarlara neden mahkûm olalım?  Neden işçiler, emekçiler iktidarı alıp, hükümet olamasınlar?

İşçi Emekçi Hükümeti Nedir?

İşçi-emekçi hükümeti, işçi sınıfı ve emekçi halkın öz örgütlerinin karar verici olduğu hükümet biçimidir. Yani, işçi sınıfının önderliğinde toplumsal yaşamın tümünün yeniden kurulmasıdır. Ancak işçi sınıfının iktidarı, toplumun tüm ezilen kesimlerinin sorunlarına bütüncül bir çözüm sunabilir. Bu nedenle işçi-emekçi hükümetinin ikidarını perçinlemesi için tüm ezilen unsurları kendi bayrağı altında toplaması gerekir. Kimdir bu kesimler: yoksul köylüler, ezilen uluslar, kadınlar, gençler, lgbt+ bireyler, doğanın talanına karşı savaşan çevre savaşçıları, emekliler ve hatta varlık yokluk savaşı veren küçük esnaflar. İşçi emekçi hükümeti tüm bu kesimlerle birlikte toplum ve devlet ilişkilerini burjuvazinin sahte demokrasisinden koparak gerçek anlamda bir demokratik biçimde yeniden örgütler. Bugünkü burjuva devlet ve onun hükümetleri burjuva azınlık (ve onun kitleler üzerindeki hegemonyası) lehine örgütlenmiştir.  İşçi-emekçi hükümeti altında devlet, işçiler ve ezilen tüm kesimler lehine yeniden düzenlenir.

Peki İşçi Sınıfı Hükümet Olunca Neler Yapacak? 

En başta işçi sınıfının tüm demokratik kazanımlarını sosyalist önlemlerle garanti altına alacak. Tek adam rejimine son verip, işçi meclislerine dayanan bir işçi demokrasini tesis edecek. Ardından halka karşı suç işleyenleri yargı önüne çıkaracak.

İşçi-Emekçi Hükümeti, üretimdeki anarşiye son verip, hızla planlı ekonomiye geçecek. Tüm stratejik iş kollarını işçi denetiminde ve tazminatsız kamulaştıracak. Zarar ettiğini söyleyen işletmeleri kamulaştırarak, yönetimlerini işçi meclislerine devredecek. İşçilerden değil, zenginlerden yüksek servet vergisi alacak. Emekçi halkın yararı için kullanılmayan dış borçları ödemeyecek fakat ayrıca IMF ve diğer tüm emperyalist kuruluşlarla da anlaşmalara son verecek. Emperyalizmle bağları keserek, ülkenin yağmalanmasını durduracak.

Sigortasız, sendikasız, taşeron çalışmayı yasaklayacak. İşsizliği önlemek için, ücretleri düşürmeden çalışma saatlerini kısaltacak ve mevcut işleri tüm çalışanlar arasında paylaştıracak. Sağlık, eğitim, toplu ulaşım, iletişimi ücretsiz olarak sunacak.  Tarım alanları ihtiyaca uygun olarak işleyecek, temel gıda ürünlerini halka doğrudan ulaştıracak. Kaynaklar toplum yararına kullanıldıkça toplumsal zenginlik de artacak.

“Gerçekçi değil” mi dediniz? Biz de soruyu tersten soralım: milyonların işsizlikle boğuşması, buna karşın çalışanların yüksek çalışma saatleri ve tüm gün süren işyeri baskısına rağmen ay sonunu getiremediği ücretlerle geçinmek zorunda kalması, ortalama bir eğitim için bile yıllık binlerce liranın harcanması, kışın ortasında fatura korkusundan elektrik, doğalgazın kısılması, fırtınada metrelerce uzayan ucuz ekmek kuyrukları, her gün zamlarla güncellenen ürün fiyatları ve bütün bunların bir avuç zengin için olması gerçekçi fakat işçi ve emekçilerin hükümeti gerçekçi değil, öyle mi? 

Esat Erdoğan

Yazar Hakkında